Anne'nin izne ayrılmış olduğu ilk gün Anne ve Deniz'in programlarında Deniz'in okul kaydı işlemlerini tamamlamanın ardından Carousel Cinema Pink'te "Otel Transilvanya 3 - Yaz Tatili" filmi vardı...
Saat 17:00 seansındaydılar...
Film öncesi salonun temizlenmemiş olması Anne ve Deniz için büyük sürpriz olacaktı. Deniz'in seçtiği koltuğu karanlıkta bulmaya çalışırken Deniz'in ayağı yerde bırakılmış mısır kutusuna çarpacaktı, mısırlar yere dökülecekti. Yarım bırakılmış içecek de devrilince yer ıslanacaktı...
En ön sıralarda kullanılmamış temiz koltuklar bulup oturacaklar, filmi izleyecekler, ancak çıkışta konu ile ilgili şikayetlerini görevliye ileteceklerdi.
Film ise Anne ve Deniz'in birlikte izledikleri en heyecanlı filmlerdendi. Hatta en heyecanlı film olduğu söylenebilirdi. Canavarlar gemiyle tatile çıkıyorlardı. Ancak geminin kaptanı bir insandı. Kont Drakula geminin kaptanına Zinc oluyordu. Ancak kaptanın dedesinin dedesi yıllarca canavarların soyunu tüketmeye çalışan bir insandı. Geminin kaptanından da canavarların soyunu tüketmeyi sağlayacak anahtara ulaşmasını bekliyordu. Bu sırada o da Kont Drakula'ya Zinc olduğunun farkına varacak, canavarların sonunun gelmesine engel olacak ve Kont Drakula ile mutlu yaşayacaktı.
Anne filmin heyecanlı yerlerinde resmen çığlık atmıştı...Film o kadar heyecanlı ve eğlenceli bir filmdi...Anne ve Deniz bu kadarını beklemiyorlardı. Hatta Deniz filme biraz önyargılı, pek istemeyerek gitmişti ancak görmüşlerdi ki önyargılı olmamak lazımdı...Hayatta başlangıçta bize güzel gelen bir şey bir noktadan sonra detayları öğrenildiğinde sıkıcı ve anlamsız, başta sıkıcı ve anlamsız gelen bir şey ise bir noktadan sonra detayları öğrenildiğinde çok güzel ve eğlenceli gelebilirdi. Bilmediğimiz bir şey ile ilgili düşüncelerimiz, konu ile ilgili bilgi sahibi oldukça, konuyu deneyimledikçe tam tersi yönde değişebilirdi...
Anne ve Deniz...
Bizim Deniz...
Saat 17:00 seansındaydılar...
Film öncesi salonun temizlenmemiş olması Anne ve Deniz için büyük sürpriz olacaktı. Deniz'in seçtiği koltuğu karanlıkta bulmaya çalışırken Deniz'in ayağı yerde bırakılmış mısır kutusuna çarpacaktı, mısırlar yere dökülecekti. Yarım bırakılmış içecek de devrilince yer ıslanacaktı...
En ön sıralarda kullanılmamış temiz koltuklar bulup oturacaklar, filmi izleyecekler, ancak çıkışta konu ile ilgili şikayetlerini görevliye ileteceklerdi.
Film ise Anne ve Deniz'in birlikte izledikleri en heyecanlı filmlerdendi. Hatta en heyecanlı film olduğu söylenebilirdi. Canavarlar gemiyle tatile çıkıyorlardı. Ancak geminin kaptanı bir insandı. Kont Drakula geminin kaptanına Zinc oluyordu. Ancak kaptanın dedesinin dedesi yıllarca canavarların soyunu tüketmeye çalışan bir insandı. Geminin kaptanından da canavarların soyunu tüketmeyi sağlayacak anahtara ulaşmasını bekliyordu. Bu sırada o da Kont Drakula'ya Zinc olduğunun farkına varacak, canavarların sonunun gelmesine engel olacak ve Kont Drakula ile mutlu yaşayacaktı.
Anne filmin heyecanlı yerlerinde resmen çığlık atmıştı...Film o kadar heyecanlı ve eğlenceli bir filmdi...Anne ve Deniz bu kadarını beklemiyorlardı. Hatta Deniz filme biraz önyargılı, pek istemeyerek gitmişti ancak görmüşlerdi ki önyargılı olmamak lazımdı...Hayatta başlangıçta bize güzel gelen bir şey bir noktadan sonra detayları öğrenildiğinde sıkıcı ve anlamsız, başta sıkıcı ve anlamsız gelen bir şey ise bir noktadan sonra detayları öğrenildiğinde çok güzel ve eğlenceli gelebilirdi. Bilmediğimiz bir şey ile ilgili düşüncelerimiz, konu ile ilgili bilgi sahibi oldukça, konuyu deneyimledikçe tam tersi yönde değişebilirdi...
Anne ve Deniz...
Bizim Deniz...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder